Öğretmenlik Kariyer Basamakları Sınavı Yarın Yapılacak: “Yoksulluğu Aşmanın Dışında Bir Motivasyonu Yok Bu Sınavın”
Haber: DİLAN KUTLU – Kamera: AKSİYON LADİN DEĞER
Öğretmenlik Meslek Kanunu için açılan iptal davası Anayasa Mahkemesi’nde devam ederken bu konunla getirilen Kariyer Basamakları Sınavı’nın birincisi yarın yapılacak. İmtihana binlerce öğretmen girecek. Eğitim sendikalarına nazaran, öğretmenlerin imtihana girmelerinin temel nedeni ekonomik zahmetler. Diyarbakır’da öğretmenlik yapan Hikmet Korkmaz, “Öğretmenlerimiz ciddi anlamda yoksulluk yaşıyor. Bu yoksulluğu aşmanın bir yolu dışında, öte bir motivasyonu yok bu sınavın. Herkesin geçindirmek zorunda olduğu bir ailesi var” diye konuştu. Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul ise “Maaşının içte ikisini kira olarak vermek zorunda olan öğretmenlerin ‘Bir umut buradan fiyatım artabilir mi’ diyerek girdiği bir süreçle karşı karşıyayız” dedi.
Öğretmenlik Meslek Kanunu Taslağı, 1-3 Aralık 2021 tarihlerinde yapılan Milli Eğitim Şurası’ndan görüşüldü, 14 Şubat 2022 tarihinde ise maddeleşti. Akabinde 12 Mayıs 2022 tarihinde yönetmeliği çıktı. Bu kanunla getirilen Öğretmenlik Meslek Basamakları Sınavı’nın ilki ise yarın yapılacak. Sınavda başarılı olan öğretmenler ‘uzman’ ya da ‘başöğretmen’ olacak ve maaşları da buna göre bir miktar artacak.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Öğretmenlik Kariyer Basamakları Eğitimi için 603 bin 864 başvuru geldiğini, bunlardan 533 bin 359’unun uzman öğretmenlik, 70 bin 505’inin ise başöğretmenlik alanında olduğunu açıkladı.
Bugün en düşük öğretmen maaş 8 bin 576 TL. Kariyer Basamakları Sınavı’nda başarılı olacak bir öğretmen maaşında bin 500 ile 2 bin 500 TL ortasında artış olacak.
Diyarbakır’da öğretmenlik yapan Hikmet Korkmaz, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası aldığı için Kariyer Basamakları Sınavı’na giremeyen öğretmenlerden biri.
19 yıldır öğretmenlik yapan Korkmaz, kendi okulundaki öğretmenlerin yüzde 70’inin bu imtihana gireceğini, bunun temel nedeninin ise geçim zahmeti olduğunu söyledi. Hikmet Korkmaz, “Öğretmenlerimiz ciddi anlamda yoksulluk yaşıyor. Bu yoksulluğu aşmanın bir yolu dışında, öte bir motivasyonu yok bu sınavın” diye konuştu.
“İŞ BARIŞI SARSILDI”
Öğretmen ortasında yapılan ayrım nedeniyle okullarda iş barışının sarsıldığını belirten Korkmaz, “Aynı işi yapıyor olmamıza rağmen sözleşmeli öğretmenler var, kadrolu öğretmenler var, atanamayan ücretli öğretmenler var. Bir de ayrıca yanına uzman ve başöğretmenlik gibi yeni iki kategori eklenerek olay iyice perçinlenmiş bulundu” dedi.
“KADEME İLERLEMESİNİN DURDURULMASI CEZANIZ VARSA EĞER BU SINAVA SİZİ DAHİL ETMİYORLAR”
Hikmet Korkmaz, ANKA Haber Ajansı’na şöyle konuştu:
“Bu sınavdan başarılı olamayan veya sınava girmeyen bir öğretmenseniz, ‘veli olayın bu kısmıyla çok fazla ilgilenmez, direkt isminin başındaki sıfata bakarak hareket eder’ tasasını sahiden yaşıyoruz. Ben, bu imtihana girmiyorum. Bu kanunla birlikte, kademe ilerlemesinin durdurulması cezanız varsa şayet bu imtihana sizi dahil etmiyorlar. Benimki, sendikal faaliyetler doğrultusunda almış olduğum bir cezaydı. Öğretmenliğimi güzel yapamadığım için aldığım bir ceza değildi. Sonuçta bu imtihana alınmayarak ikinci defa cezalandırma durumu yaratmış oluyor bu uygulamayla.
“ÖĞRETMENLERİN YOKSULLUĞUNUN YARATTIĞI BİR ŞEY, 600 BİN RAKAMI”
Her ne kadar 600 binin üzerinde bir müracaatın olduğu tabir edilse de öğretmenlerin bu imtihana girme isteklerinin bulunmadığını alandan yaşayarak belirtebilirim. Öğretmenlerin yoksulluğunun yarattığı bir şey, 600 bin sayısı. Herkesin geçindirmek zorunda olduğu bir ailesi var. Kira fiyatları almış başını gitmiş. Sistemli bir gazete alamıyorsunuz, kitap okuyamıyorsunuz. Toplumsal, kültürel faaliyetlere gidemiyorsunuz.”
“Bir öğretmen bin 500 TL ek bir fiyatla Diyarbakır’da ne yapabilir” sorusuna ise Korkmaz, “İnanın hiçbir şey yapamaz. Kent içi ulaşım maliyeti bile dediğiniz sayılara denk geliyor. Öğretmenin elbette ki kendini yetiştirmesi gerekiyor ancak bu usulle değil. Daha çok diğer formüller aranabilirdi” diye yanıt verdi.
NEJLA KURUL: ÖĞRETMENLERİN SINAVA BAŞVURMA NEDENİ DOĞRUDAN HAYATTA KALMAKLA İLGİLİ
Kariyer Basamakları Sınavı nedeniyle öğretmenler odasında ciddi sorun yaşanacağını savunan Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul ise ANKA’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Çünkü 5 dakika evvel öğretmenler odasına giren bir öğretmen, imtihandan 69 alıp Ulusal Eğitim Bakanlığı’na göre yeterli sayılmayacak. 70 puan alan bir öğretmen, sevincini bile yaşayamayacak. Öğretmenler odasındaki barış bozulmuş olacak.
Öğretmenlerin bu sınava başvurma nedeni, doğrudan hayatta kalmakla ilgili bir mücadelenin sonucu. 9 ile 11 bin TL arasında bir maaş. Kiralar olmuş 4 bin 5 bin. Maaşının üçte ikisini kira olarak vermek zorunda olan öğretmenlerin ‘Bir umut buradan fiyatım artabilir mi’ diyerek girdiği bir süreçle karşı karşıyayız.”
Anayasa Mahkemesi’nin imtihandan evvel ‘yürütmeyi durdurma’ kararı vermesi durumunda bunun öğretmenlere büyük bir armağan olacağını söz eden Şura, “Olmadığı takdirde, 19 Kasım’da sınava giren öğretmenlerimiz iki tür zorbalıkla karşı karşıya kalacaklardır. Birincisi; istemedikleri, benimsemedikleri, itiraz ettikleri bir sınav sürecine tabi olarak bir zorbalıkla karşılaşacaklar. İkincisi ise sınava girmeyen, kariyer basamaklarını reddeden öğretmenlere zorunlu olarak görev vererek arkadaşlarının gözetmenliğini yapmak zorunda kalmak gibi ikinci bir zorbalıkla karşı karşıya kalacaklardır” dedi.